Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, NATO Devlet ve Hükümet Başkanları Zirvesi’ne katılmak üzere ABD’nin başkenti Washington’a gitti. Eşi Emine Erdoğan, Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler, MİT Başkanı İbrahim Kalın’ın da eşlik ettiği Erdoğan, ziyaret öncesi Esenboğa Havalimanı’nda basın toplantısı düzenledi. Zirvede NATO’nun caydırıcılık ve savunma yapılanmasını tahkim etmek, müttefiklerin imkan ve kabiliyetlerini güçlendirmek amacıyla istişarelerde bulunacaklarını belirten Erdoğan, “NATO’nun kuruluşunun 75’inci yıl dönümüne tekabül etmesi hasebiyle zirvemiz ayrı bir anlam taşıyor. Geçen sene Vilnius’da aldığımız kararların takibini yapacağız” ifadelerini kullandı.
Washington Zirvesi’nin, Avrupa-Atlantik bölgesinin güvenliğindeki merkezi rolün, NATO’ya ait olduğu hakikatini bir kez daha kayda geçireceğini söyleyen Erdoğan, şunları kaydetti: “Türkiye, NATO’nun misyonlarına ve harekatlarına en fazla katkı sağlayan ilk beş müttefikten biridir. Külfet paylaşımı noktasında üzerimize düşeni fazlasıyla yapıyoruz. Karada, denizde ve havada geliştirdiğimiz imkan ve kabiliyetlerle NATO’nun bel kemiği ülkelerin başında yer alıyoruz. Tehditlerin çeşitlenerek arttığı bu dönemde ittifaka verdiğimiz önem açıktır.”
“Ortak değerlerimizin samimiyet testinden geçmekte olduğu Gazze’de Filistin halkına yönelik süregiden katliamları gündeme taşıyacağız. Bu vahim tablo karşısında uluslararası camianın İsrail’i durdurmakta yetersiz kaldığını ve Filistin’de adil, kalıcı barış tesis edilmeden küresel vicdanın rahat bir nefes almasının mümkün olmayacağını vurgulayacağız. Bütün bu meseleleri en yüksek derecede gündeme getirirken, ilişkin değerlendirmelerimizi müttefik devlet ve hükümet başkanlarıyla yapacağım ikili görüşmelerde de ele alacağım.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Türkiye’nin terörle mücadelesinde ittifak ortaklarından yeterli desteği aldığını düşünüyor musunuz? Müttefiklerden somut beklentilerinizi sıralayabilir misiniz?” sorusu üzerine, şu değerlendirmelerde bulundu: “Tabii, NATO ile bu noktada istediğimiz konumda mıyız? Açık, samimi söylüyorum, şu anda bunları aşmanın gayreti içerisindeyiz. Özellikle NATO ile İsrail-Filistin konusunda istediğimizi, beklediğimizi henüz alabilmiş değiliz. Temennim odur ki ABD’deki görüşmelerimizde bunları tekrar gündeme getirip beklediğimiz neticeyi de alırız diye düşünüyorum. Dışişleri Bakanı’mın, Milli Savunma Bakanı’mın görüşmeleri var. Bütün bu görüşmelerle, kendilerini bu noktada uyaracağız.”
Gazze’de kalıcı ateşkesin sağlanması noktasında çalışmalara ilişkin son durumun sorulması üzerine Erdoğan, ateşkes için Doha’da çok ciddi görüşmelerin olduğunu anımsattı. Mossad Başkanı’nın Doha’ya gittiğini, Doha’daki görüşmelerde bazı olumlu adımlar atıldığını vurgulayan Erdoğan, “O günden bugüne henüz o adımlar noktalanmadı. Sabırla tabii süreci takip ediyoruz. Gerek İstihbarat Başkanı’mız gerek Dışişleri Bakanı’mız süreci takip ediyorlar. İnşallah, kısa zamanda buradan beklediğimiz neticeyi alırız” diye konuştu.
NATO Zirvesi’ne katılmak üzere Washington’a giden Cumhurbaşkanı Erdoğan, kalacağı otelin önünde Türk vatandaşları tarafından karşılandı. Ellerinde “hoş geldiniz” yazılı pankartlar ve Türk bayrakları olan vatandaşlar, “Türkiye sizinle gurur duyuyor” sloganları attı.
Zirvenin son oturumunu NATO-Ukrayna Konseyi formatında icra edeceklerini söyleyen Erdoğan, şöyle devam etti: “Zirveden beklentimiz, müttefiklerin milli güvenlik hassasiyetlerini gözeten, ittifak dayanışmasını ve birlik ruhunu güçlendiren neticelerin elde edilmesidir. Terörle mücadele ve müttefikler arasında savunma sanayi ticareti önündeki engellerin kaldırılması konusunda Vilnius’ta aldığımız kararların uygulanması bu bakımdan mühimdir. Yapacağımız görüşmelerde başta yakın çevremiz olmak üzere dünyada artan terör tehdidine dikkati çekeceğiz. Terör örgütleriyle kararlı ve bütüncül bir mücadele yürütülmesi noktasında NATO’nun gayretlerinin artırılması gerektiğinin de altını çizeceğiz.”
“Türkiye’nin Ukrayna’nın toprak bütünlüğüne, egemenliğine ve bağımsızlığına olan bağlılığı ve desteği herkesin malumudur. Ukrayna’yı desteklemek için atılacak adımları tasarlarken NATO’nun savaşın tarafı haline getirilmemesi yönündeki ilkeli duruşumuzu da muhafaza ediyoruz. Adil bir barışın kaybedeninin olmayacağını ilk günden beri ifade ettik. Bu uğurda İstanbul süreci başta olmak üzere önce ateşkesi temin, ardından da kalıcı barışa giden yolu açmak için elimizi başından itibaren taşın altına koyduk. Silahların konuştuğu, kan döküldüğü ve can kaybının yaşandığı her gün bizim ne kadar isabetli bir yerde durduğumuzu göstermektedir.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “NATO Liderler Zirvesi’nden Türkiye’nin beklentileri nelerdir?” sorusunu, şöyle cevapladı: “NATO’nun ilk beş ülkesinden bir tanesiyiz. Bunu mali destek noktasında ve ayrıca NATO’ya güç katma noktasında söylüyorum. Türkiye’nin buradaki durumu bu. İlk beş ülke derken, bunu laf olsun diye söylemiyoruz. Bu artık NATO üyesi ülkelerin hepsinin bir yaklaşımıdır. Türkiye’ye bakışı da hepsinin böyledir. Bundan sonra da NATO’daki bu konumumuzu aynen güçlendirerek devam ettiriyoruz, ettireceğiz. Buradan beklentimiz nedir? Vilnius’ta neler görüştüysek, neler konuştuysak, tabii ki bundan sonraki süreçte de aynı durumları gerek Dışişleri Bakanı’m gerek Milli Savunma Bakanı’m yaptıkları görüşmelerle de teyit ediyorlar.”
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, sığınmacılar üzerinden ortaya konan senaryolara sert tepki gösterdi.
AK Parti Genel Merkezi’nde önceki gün yapılan Merkez Yürütme Kurulu (MYK) toplantısına başkanlık eden Erdoğan, güncel konuları da değerlendirdi. Sığınmacılar üzerinden ortaya konan senaryolara tepki gösteren Erdoğan’ın “Suriye ile ilişkilerde sığınmacıların geri dönüşlerini de planlayacak şekilde kardeşliğimizi halel getirmeden süreci yöneteceğiz. Sokak çetelerinin 13 yıllık emeğimize leke bulaştırmasına da müsaade etmeyeceğiz” dediği öğrenildi. Erdoğan’ın erken seçim tartışmalarına ilişkin de “Havanda su dövmektir” ifadelerini kullandığı belirtildi. Erdoğan’ın, kabine ve partideki yaşanan değişimlere işaret ederek, “2 bakan ve 7 il başkanları değişimi ile başlangıç yaptık, bayrak değişimi devam edecek. Bayrak değişimine gitmeyi planladığımız iller var” dediği kaydedildi.
6 Temmuz’da Şuşa’da gerçekleştirilen Türk Devletleri Teşkilatı (TDT) Gayriresmi Zirvesi’ne KKTC’nin de katılmasına ilişkin soru üzerine Erdoğan, şu ifadeleri kullandı: “KKTC bizim nezdimizde zaten Türk Devletleri Teşkilatı’nın tam üyesi konumundadır. Bu konuda başta Azerbaycan olmak üzere onların yaklaşımı da bizimle hemen hemen aynı konuma gelmiştir. Son Şuşa Zirvesi’nde malum KKTC orada bulundu. Arkadaşlarımızdan da Cevdet Bey ve Hakan Bey zirvede bulundular. Bundan sonraki süreçte KKTC’yi burada nasıl tam üye noktasına taşırız, bunun gayreti içerisindeyiz. Türk devletleri içinde hukukumuzun en ileri derecede olduğu Türk devletleriyle bunu geliştiriyoruz. Mümkün olduğunca da KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Bey’in o devletlerin başkanlarıyla olan münasebetlerini de geliştiriyoruz.”